Netflix yokken tüplü televizyonumuz vardı!

AŞIRI KRİTİK SEVDİĞİM TÜRK DİZİLERİ İNCELEMESİ
 

Her ne kadar şu sıralar çok fazla Türk televizyonunu izlemesem de, küçükken, ufacıkken, minicikken ben de ailemin yanında oturur akşamları dizi izlerdim. Zamanla kendi sevdiğim diziler oldu, tekrar tekrar izlediklerim, hayatımı değiştirenler de. Her ne kadar Türk dizileri klişe diyaloglar, sahneler ve konular içerse de bunların içinde gerçekten "Yok artık müthiş bu cidden sardı hepimizi" diyeceğimiz diziler de var. Türk halkının sevdiği bir tür olan dram genelde dizi hangi türde olursa olsun kıyıdan köşeden sıyrılıp gün yüzüne çıkıyor. Türk aile yapısını çoğu zaman başarılı bir şekilde işleyen bu diziler bazen iyiyi bazen de kötüyü gösteriyor. Öyle bir Geçer Zaman ki ve Geniş Aile dizilerindeki olaylar örnek olabilir bu karşılaştırmaya. Kısaca bizim sektörümüz daha bir Game of Thrones (Bu örnek de bu bağlamda ne kullanılır ha tam klişe jhfgbh) efendime söyleyeyim bir Sherlock çıkmıyor. Zaten çıksa da izlenmez, izlense de "Bu olmamış abi Türkler yapamıyor şu dizi işini ben yapsam paintten daha güzel durur." denir yani yalan mı şimdi? Uzatmayalım AMA YANİ İLK NETFLIX DİZİMİZE DE BENZER YORUMLAR YAPILDI. Neyse devam edelim. 


Not: Yazıyı okumaya başlamadan önce herkes bilmeli bu adamı diye düşündüm:  Toygar Işıklı


1. ASİ (2007-2009)

Canım dizim. Bu dizi çıktığı zamanlarda ben daha. 8-9 yaşındaydım. Çoğu olayı anlamasam da geçmişte yaşanan olaylarla, farklı karakterlerle ilişki kurması aşırı etkilemişti beni. 
Demir (Murat Yıldırım) ve Asi'nin (Tuba Büyüküstün) hikayesini anlatıyor dizi. Nefretten aşk doğuyor. Annem hep "Murat burda kütük gibi ay hiç sevmedim." derdi ama çok da yakışmıştı rolü. Tuba Büyüküstün zaten tam bir asi kız. Beni en çok etkileyen onun tarzı olmuştu. Uzun eteği deri botlarıyla çiftliğin asi kızıydı o. Aralarındaki diyaloglar, filmin müzikleri, Antakya'nın güzellikleri ve daha birçok şey beni büyülemişti o yaşlarda daha. 
Ayrıca gördüğünüz üzere dizide Çetin Tekindor gibi başarılı oyuncular da var. Issız Adam Cemal Hünal da oynuyor dizide. 
Minik dedikodu arası: Annem hep derdi ki "Şu çocukla (Onur Saylak) Asi'yi çok yakıştırıyorum keşke beraber olsalar." Bu nasıl ileri görüşlülükse ileriki zamanlarda Onur Saylak ve Tuba Büyüküstün evlendi ve bebişleri de oldu. Helal olsun anne.
Kısaca özet geçmek gerekirse, birbirine soğuk yapan aşıkları, kaliteli çiftlik hayatını, güzel rüzgarlı müzikleri seviyorsanız bir bakın. Yıllardır bu dizi benim hatıralarımda.


2. 20 Dakika (2013)

Tuba Büyüküstün ile devam edelim o zaman. İlker Aksum ile başrolü paylaşıyor. Cinayetten hapse giriyor Melek (T. Büyüküstün). Kocası Ali (İ. Aksum) onu kaçırmaya çalışıyor. 25 bölümlük bu alışılmadık kısalıktaki Türk dizisi The Next Three Days isimli yabancı bir filmden uyarlamaymış. Bence bu dizi de pek Türk halkına hitap etmiyordu. Yapıldı tabii ki, izlendi, beğenildi ama yabancı bir diziye daha yakındı her yönüyle. Biz ailecek izlemiştik. Perşembeleri Star TV’de yayınlanıyordu galiba baya elimiz ayağımız titriyordu yani izlerken heyecandan. Tercih sizin isterseniz bakabilirsiniz yani.
Not: Miray Akay, ailenin kız çocuklarından Duru’yu canlandırıyordu. O zaman 14 yaşındaydım bu kızı ne kadar çok kıskanmıştım. Babam oyunculuğa bak müthiş diyip duruyordu. Gerçekten, ne yalan söyleyeyim, çok iyiydi. Çocuk oyuncular daha bir dikkatli inceleniyor dizilerde bence o yüzden bu yönden de çok başarılıydı.


3. Yabancı Damat (2004-2007)

Bebeklik, çocukluk zamanlarına denk gelen bu dizi bizzat gözümün önünde çekildi. Bodrum’da ikamet ederken merkezde çekiyorlardı yerini bile hatırlıyorum. Senelerce izledim bu diziyi. Yayınlanırken de, bittikten sonra yıllar geçse de izledim. Hala bazen bazı kanallarda yer alıyor bakabilirsiniz. Ayrıca Taylan kardeşlerin yönetmenliğinde olduğunu da söylemeden geçmeyeceğim.
Dizide Yunanlı yakışıklı gencimiz Niko Angelopoulos ve Gaziantepli güzel kızımız Nazlı Baklavacıoğlu’nun aşkını anlatılıyor. Ama gel gör ki Nazlı kızımızın dedesi Yunan düşmanı, Niko’nun yaya’sı (büyükanne) da Türk düşmanı. Niko ile Nazlı’nın kavuşmasını, Türk-Yunan ilişkilerinin gelişmesini, baklavayı, Antep’i, makro aile yaşantısını göreceksiniz bu dizide. Erdal Özyağcılar, Sumru Yavrucuk, İlker Aksum, Binnur Kaya, Arif Erkin Güzelbeyoğlu, Engin Akyürek, Şinasi Yurtsever, Zeki Alasya gibi birçok değerli oyuncumuz var dizide. Ütü-yemek yaparken arkada ses olsun diye açın diziyi ama dikkat edin kıyfetler yanmasın, tencereler patlamasın çünkü bakmadan olmaz. Bağlacak sizi bu dizi. Benim en sevdiğim sahneler Antep'teki baklavacıların atışmaları ve Ruşenle Nazire’nin tatlı ev halleri. İyi ki izlemişim dediğim bir dizi. Güzel bir çocukluk hatırası.


4.Avrupa Yakası (2004-2007)

Arkadaşlar bu diziyi görmedim, duymadım, 1 bölüm dahi izlemedim diyorsanız bir silkelenin ve hemen Gülse Birsel’in yarattığı bu büyülü dünyaya adım atın. Yani o kadar çok karakter var ki. O kadar konuşulacak çok şey var ki. Benim için unutulmazlar Gaffur, Burhan Altıntop, Makbule ve Şahika en sevdiğim karakterlerdi. Birçok ünlü oyuncu oynadı dizide. Kimi sonuna kadar kimi sezonluk. Her ne olursa olsun bu dizi Türk tarihini etkileyen popüler bir dizidir ve en azından konusu bilinmelidir. İyi seyirler efenim YouTube’a alalım sizi.


5.Yalan Dünya (2012-2014)

Avrupa Yakası’ndan sonra heyecanla beklenen Gülse Birsel’in mutfağından çıkma bu renkli sitcom beni çok mutlu etmişti. 1 dakikasını kaçırmadan izledim ilk sezonu. Bu kadın nasıl böyle karakterler yaratıyor? Şu yazıyı yazarken bile “Ya sen kimsin? Sen kimsin de dizi eleştirisi yazıyorsun kızım.” diyorum.
Kadro yine Avrupa Yakası ile neredeyse aynı. Daha farklı tiplemeler var tabii ki. Dönemin sentezini başarılı bir şekilde önümüze koyuyor Birsel yine. Yine Avrupa Yakası’nda olduğu gibi bu dizide de Orçun, Selahattin, Vasfiye Teyze gibi akılda kalan karakterler yaratılmış. Valla yıl oldu 2019, biz hala Instagram'da orda burda Gülse Birsel’in 5-10 sene önce yaptığı şeyleri okuyup, gülüp, eğleniyoruz. Başarılı ki tutuldu, güzel ki izlendi. İzleyiniz efenim izleyiniz.



 6.Dadı(2001-2002)

🎵 Dadı dadı o şimdi bir dadı... 🎵
Gülben Ergen’in deli dolu bir karakteri canlandırdığı Kenan Işık’ın da oynadığı şu an zamanında iptal edildiğini öğrendiğim dizi. CINE-5 gibi birçok kanalda tekrarını izlemiştim küçükken de geçen senelerde de. Sitcom bir dizi ve ev ortamında geçiyor. Adaptasyon bir dizi. Ecnebilerden araklamışız ama güzel olmuş bence. YouTube’da varmış ben izlemeye başlıyorum yeniden. Eğlenmelik dizi kaçırmayın. Gülbitom oynuyor ve performans Golden Globe'luk yani. Amerika'da olsa 2.sezonda En İyi Kadın Komedi Oyuncusu alırdı bir tane kesin demedi demeyin.
İzlemek isteyenler→ YouTube

7. Tatlı Hayat (2002)

Yine çok tatlı komedi dizisiyle devam edelim. Dev kadro: Haluk Bilginer, Çolpan İlhan, Türkan Şoray, Neco ve daha birçoğu var. Neco’da Bodrum Marina Yacht Club’ta sahne alırken 8. yaş günümü bana şarkı söyleyip başımı okşayıp kutlamıştı. Aynı mekanda farklı bir gece de Zerrin Özer’e çarpmıştım küçükken. Övünebileceğim birkaç adet daha “Ünlü gördüm” anım var ileride anlatmazsam zaten sorun var bilin. Bir insanla tanıştıktan takriben 2 saniye sonra otomatiğe bağlayıp anlattım anılardır. Neyse sadede dönelim yine çok uzattım. Devam edelim. Etmeyelim ya. Daha fazla okumayın gidin izleyin. Eskiden Türkiye’de ne mükemmel işler çıkıyormuş bakın. Bölümler de 50’şer dakika 😊 
İzlemek isteyenler şuradan sağa→ YouTube

8.Medcezir (2013)

Ben hep yabancıların senaryolarından araklama (uyarlama) dizileri önermişim size neredeyse. Puuu benim kalıbıma. Milliyetçiler taşlıyor beni şimdi. Ama ne yapayım bizimkiler de bize iyi uyarlamış yani. Med Cezir’deki kına sahnelerinden sonra beni anlayacaksınız. Ben şahsen bu diziyi 2 kere baştan sona pür dikkat izledim. Bitince ağladım falan. Her Cuma spor çıkışı koşa koşa eve giderdim 9’da başlayan yeni bölüme yetişmek için. Bir de yeri gelmişken bir konuya değinmeden geçmeyeceğim. Şu Türk dizilerindeki 1 saat özet verme olayı nedir arkadaş? Biz direk özeti izleyelim sen hiç dizi mizi yayınlama. Aaaa kısaltın accık şunları yetkililer. Neyse bana kalmadı. Bir de hangi yetkili okuyacaksa artık. Devam edelim. İşte ben kırmızı tonton yanaklarımla eve koşar gelir açardım ve 1 dakika ayrılmadan izlerdim. Liseye yeni başlamıştım o yüzden bu dizide anlatılan hayat tarzını izlemek fena derecede hoşuma gidiyordu. Gerçi şu an üniversitedeyim hala gidiyor. HER NE İSE. Serenay ve Çağatay’ın hala evlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu kadar çok yakışan az oyuncu gördüm ben şahsen. Dizideki performansları da çok iyiydi. Dizi müzikleri Toygar Işıklı’dan idi. Hala açıp açıp dinlerim. Dizideki diğer oyuncular da şahane ya. En sevdiğim karakterlerden bahsedeyim biraz.
Selim Serez (Barış Falay): İdol arkadaşlar bu karakter. Barış Falay’ı zaten aşırı beğeniyorum, karaktere olan sadakatini ayrı. Her şeyle uyum içerisinde adam bayıldım gerçekten.
Mert Serez(Taner Ölmez): İlk defa bu dizide görüp tiyatrocudur kesin demiştim. Öyle imiş. Çok beğenirim Taner Ölmez’i. Müslüm filminde Müslüm’ün kardeşini oynadı ben kendisini oynyacak sanmıştım ve filme gitmemdeki tek motivasyon buydu. Ama olsun film ayrı Taner Ölmez ayrı iyi idi. Hazar Ergüçlü ile de bir dönem çıktılar sanırım. Sizin de evlenmeniz lazımdı pff.
Sedef Kaya (Defne Kayalar): Cool teyze. Tek kelime ile muazzam bir karakter ve karaktere hayat veren muazzam bir ruh.
Sude Beylice (Şebnem Dönmez): Küçükken sakladığı Cosmopolitan, Vogue dergileri kadının hayatını değiştirmiş. Benim de değiştirir mi acaba yav? Çok güçlü bir karakter.
Aslında daha birçok sevdiğim var ama uzatmayacağım. Evet bölümler uzun ama seviyoruz napalım.
Ayrıca The O.C. uyarlaması bir dizidir. Tabii ki yine çok başarılı. Şaşırdık mı? Hayır.



9.Ulan İstanbul (2014-2015)

Dizi Kanal D’de yayına başlamış bir süre sonra internet üzerinden yayınlanmaya devam etmiştir. Ama Türk insanı alışamadı dizi de bitti 39 bölümde. Ben TV’de iken izlemiştim çok beğenmiştim. Özellikle Erkan Kolçak Köstendil’in oyunculuğu acayip etkilemişti. Konu da güzeldi. Bence bakılabilecek bir dizi. İhtiyaç sahipleri için hırsızlık işi yapan bir çetenin hikayesi. Bu tarz aksiyonlu, maceralı komediler seviyorsanız bakabilirsiniiizz.

10. Kadın (2017-)

Son olarak hala FOX TV ekranlarında yayınlanan bir diziden bahsedeceğim. Duymayan kalmamıştır kaldıysa da duysun bu vesile ile. Her bölümü kaçırmadan delicesine takip etmedim ama eden çok yakın arkadaşım var. Onun sayesinde dizinin çekildiği yere Tarlabaşı’na bile gittik. Ruken nerelere götürdün bizi...
Türk toplumunu derinden etkileyecek, tribünlere oynayan bir konusu var. Ama öyle basit ve vasat değil. Baya merak ediyor insan. Sizi klasik dram ile sıkmıyorlar. “Ay ne olacak acebaa ayyyyyy SARP NERDE” diye kalıyorsunuz ekran başında. Bu tarz dram dizileri sevmeyen anacığım bile oturdu izledi vallahi. Özge Özpirinççi gerçekten çok iyi oynuyor, her görüşümde gözüm yaşlı. Çocuk oyuncular da çok iyi. Çoğu Türk dizisinde senelerdir oynayan oyunculardan bu duyguyu alamıyoruz kimi zaman. Tabi her şey oyuncu değil ama siz anladınız beni.
Benim diziyi beğenme ve tavsiye etme amacım son yıllarda ve çook uzun yıllardır aynı zamanda da Türkiye’de yaşanan olayları gündeme getirmeleri. Bahar 2 çocuklu yalnız bir anne. Tahmin edersiniz toplumun tepkisini. İşte bunun gibi Türkiye’de devam eden çağ dışı olaylara ve durumlara yer verilmesi beni çok sevindirdi. Gerçekten de hoş bir dizi arada takip etmenizi öneririm. 



300 adet dizinin yer aldığı liste arasından tek tek bakıp seçtiklerim bunlar oldu. Bunların dışında da çok güzel ve özel diziler var. Ama ben “Olmazsa olmazlar” olanları koydum. Hepsini internet ortamında bulabilirsiniz.
Ayrıca eklemek istediğim birkaç şey var mahsuru yoksa. (Tabi ki yok benim blogum zaten hehehe) Yazıda sürekli "Türk halkına hitap etmeyen" ifadesini kullanmışım ya da buna değinmişim. O ifadeyi kullanırken değinmek istediğim şey daha çok izleyici kitlesi idi. Sürekli televizyon izleyen, dizileri takip eden bir kitle var. Onların yanında artık gençlerin çoğu internet üzerinden dizi izliyor. Sanırım bunda son yıllarda uygulanan sansürün ve işlenen konuların etkisi çok büyük diyebilirim. Şahsen benim fikrim o yönde. Zaten listemde gördüğünüz gibi son dönemden sadece bir tane dizi var. Genel olarak son zamanlarda televizyonda yayınlanan Türk dizilerinin konusu biz çoğu gencin ilgisini çekmiyor, değerlerine uymuyor ve çoğunu da zararlı buluyoruz. Birçok örnek var söylediğimle ilgili. Bu çağda hala çözülememiş şiddet, eşitlik ve saygı gibi kavramlarını doğru şekilde işlemek gerekirken hala, yıl olmuş 2019, olması gerektiği gibi 80 milyona yansıtamıyoruz diye düşünüyorum çoğu dizide. Burada çok büyük bir kitle adına konuştum çünkü Twitter'dan son birkaç senede gördüğüm tam olarak bu. Ha bir de diyeceksiniz ki senin paylaştığın diziler çok mu iyi çok mu doğru, bilemem. Benim hoşuma gitti, bunlarla büyüdüm #şükür pırıl pırılım yani.

Dipnot: Yazıyı yazdıktan bir gün sonra Dadı dizisini tekrar izlemeye başladım ve en az Friends kadar keyif aldım. Gerçekten yıldızlı bonuslu dizi. Türkiye'de bir zamanlar gerçekten komik ve kimsenin gözüne sokmadan, gözünü kanatmadan "modern" olunabiliyormuş. Evet yazar burada holdingli, yaz partili, fakir kız zengin oğlanlı dizilere gönderme yaptı. Kendisi şu an laf söylese de arada hepsini hala izliyor ve Medcezir'in bu kategoriye girmediğini düşünüyor.
Dipdipnot: Instagram hesabımı takip edip yazı hakkındaki nacizane fikirlerinizi benimle paylaşmayı unutmayın. :) 

Yorumlar

  1. Postu okuduktan sonra sevdiğim dizileri en baştan izleyesim geldi ya o kadar samimisin kii... Avrupa Yakası'yla başlasam mı hoşşiik? skdjsks

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahahahaha ya başlamasna bile arada izle müthişşşş. Gaffur'un teybi falan. Ne güzel zamanlar...

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Revolution Pro Far Paleti İncelemesi

Hem Nem Hem Işıltı Hem de Parlaklık! Pantene Argan Yağlı Elixir Saç Bakım Yağı